Feromom, aynı türün üyelerinin koordinasyonunu sağlayan, toplumsal tepkileri tetikleyen, salgılanmış veya atılmış bir kimyasal faktör olarak tanımlanabilir..
Feromonlar, çoğunlukla iletişim için kullanılan kokulardır ve bazen “hava yoluyla bulaşan hormonlar” olarak adlandırılırlar.
Başka bir deyişle feromonlar, alıcı kişilerin davranışlarını etkilemek için, salgılayan kişinin vücudunun dışındaki hormonlar gibi davranabilen kimyasallardır.
Örneğin; kraliçe arı, kovanın aktivitesini düzenleyen feromonları sürekli salgılar ve serbest bırakır. İşçi arılar, diğer arıları yeni mahallere getirdiğinde uygun bir boşluğa çağırmak veya kovan tehdit edildiğinde bir alarm sesi çıkarmak için bu tür kokuları serbest bırakabilir.Koku alma mukozasında feromon reseptör genleri de bulundu.Alarm fenomonları, yiyecek izi feromonları, cinsiyet feromonları ve davranış veya fizyolojiyi etkileyen birçok feronom/faktör) vardır.Feromonlar, tek hücreli basit bir prokaryottan, kompleks çok hücreli ökaryotlara kadar tüm canlılarda kullanılır.[2] Özellikle böcekler arasındaki kullanımı çok iyi bir şekilde incelenmiştir.. Buna ek olarak, bazı omurgalıların ve bitkilerin [3] feromonları kullanarak iletişim kurmalarına dairde bazı araştırmalar mevcuttur.Bir anne koyunun onlarca kuuz arasında kendi yavrusunu şaşmaz bir kesinlikle bulması da feronomlar ile ilgilidir.İki cins arasındaki çekim, ya da itmede feronomlar ile açıklanan etkileşmelerdir.
Mesela; androstenon, yalnızca erkekler tarafından kadınlara çekici olarak salındığı ve ruh hali için olumlu bir efektör(feronom) olduğu düşünülmektedir. Bir kadının bu efektöre verdiği tepki ise menstrüel siklüsüne göre değişir., Ovulasyon sırasındaki hassasiyete bağlı olarak, kadınlar üzerinde farklı etkiler gözüküyor. Androstenonun ovulasyon zamanında kadınlara daha hoş geldiği saptanmıştır. Parfüm kimyası bu moleküllerden yararlanmayı uzun zamandır hedef edinmiştir. Feronom içeren parfümlerin iki cins arasındaki çekimi etkilemesi fikrinden yola çıkılmaktadır.